26 Kasım 2009
BAYRAMINIZ MÜBAREK OLSUN...
12 Kasım 2009
KURS BİTTİ...
Karadeniz Bölge Komutanlığında her dönem düzenlenen bir çok kurs var. Bunlardan biri olan arıcılık kursuna 21/10/2009 da başlamıştık. Dün arılıkta yaptığımız uygulamadan sonra bu
akşamda kurs sonu sınav yaparak kursu bitirmiş olduk.
Soldan sağaön sıra: Sabri URGAN (Tokat), Hasan KÖMMECİ(Bursa), Bahtiyar CANLI (Sakarya), Mahmut KIRAN (Urfa), Mehmet ŞEN (Hatay), Mesut YILDIRIM (Gazi Antep), Feyyaz SÖNMEZ (Nevşehir), İsmail MERT (Anamur-Mersin), arka sıra soldan sağa: Mustafa ABA (Bingöl), Göksel KÜÇÜKKAYA (Çankırı), Hacı Bayram DEMİREL (Tokat) ve Mahsun DOĞUÇ (Diyarbakır). Ülkemizin değişik illerinden gelen bu arkadaşlara dilim döndüğünce arıcılığı anlatmaya çalıştım. Kurstaki amaç arıcılığı öğretmek değil (zaten ben bilmiyorum ki), amacım arıcılık işini yapmaya değermi sorusuna cevap aramaktır. İnşallah terhis olduklarında bu soruya verecekleri cevap doğrultusunda karar verecekler. Eğer arıcılık yapmaya değer derlerse mutlaka çevrelerinde arıcılık yapanları bulmalarını söyledim. Arıcılık denince elbette sadece arılar ve yaşantısı değil konular. Arıların yaşantısından öğreneceğimiz çok şeyin olduğunuda anlatmaya çalıştım. Dün hava biraz kapalı olmasına rağmen daha önceden planladığımız uygulamayı benim arılıkta yaptık. Ancak nöbet ve görevi olan bir kaç arkadaşımız katılamadı...


Hayattaki tek işimiz arılara bakmak değil ki, sadece arı eğitimi alalım. Yaşamanın temel şartlarından olan bir çok görevimiz var elbette, bunlarında uygulamalı eğitimi olmalı. Önce mangal yakılmasını bir görelim, sonrası devam eder...

Allah askerimize zeval vermesin. Maşallah her işi iyi beceriyorlar...

Bütün bu eğitimin bir parçası olan ARI ÜRÜNLERİ ve SAĞLIĞIMIZA FAYDALARI konusunu da uygulamalı olarak yaptık. Maalesef bu saatlerde ince ince yağmur başladığı için kapalı alandaydık ama uygulamaya engel değildi...

Mesaimiz bitti saat 14:00 asker arkadaşlarımızın akşam taburunda hazır olması gerekiyor. Birazdan askeri araç gelecek ama gitmeden kütük oymayıda merek ettikleri için kapıda biraz anlatmaya çalıştım ve son bir fotoğrafla evden ayrıldık. Araç gelene kadar beklemek yerine sahil boyu yürümeye başladık arkadaşlara sahilde çektiğimiz hatıra fotoğrafların yanında birde toplu fotoğrafı ben çektim. Tüm askerlerimize kazasız belasız hayırlı teskereler diliyorum...
Soldan sağaön sıra: Sabri URGAN (Tokat), Hasan KÖMMECİ(Bursa), Bahtiyar CANLI (Sakarya), Mahmut KIRAN (Urfa), Mehmet ŞEN (Hatay), Mesut YILDIRIM (Gazi Antep), Feyyaz SÖNMEZ (Nevşehir), İsmail MERT (Anamur-Mersin), arka sıra soldan sağa: Mustafa ABA (Bingöl), Göksel KÜÇÜKKAYA (Çankırı), Hacı Bayram DEMİREL (Tokat) ve Mahsun DOĞUÇ (Diyarbakır). Ülkemizin değişik illerinden gelen bu arkadaşlara dilim döndüğünce arıcılığı anlatmaya çalıştım. Kurstaki amaç arıcılığı öğretmek değil (zaten ben bilmiyorum ki), amacım arıcılık işini yapmaya değermi sorusuna cevap aramaktır. İnşallah terhis olduklarında bu soruya verecekleri cevap doğrultusunda karar verecekler. Eğer arıcılık yapmaya değer derlerse mutlaka çevrelerinde arıcılık yapanları bulmalarını söyledim. Arıcılık denince elbette sadece arılar ve yaşantısı değil konular. Arıların yaşantısından öğreneceğimiz çok şeyin olduğunuda anlatmaya çalıştım. Dün hava biraz kapalı olmasına rağmen daha önceden planladığımız uygulamayı benim arılıkta yaptık. Ancak nöbet ve görevi olan bir kaç arkadaşımız katılamadı...
Hayattaki tek işimiz arılara bakmak değil ki, sadece arı eğitimi alalım. Yaşamanın temel şartlarından olan bir çok görevimiz var elbette, bunlarında uygulamalı eğitimi olmalı. Önce mangal yakılmasını bir görelim, sonrası devam eder...
Allah askerimize zeval vermesin. Maşallah her işi iyi beceriyorlar...
Bütün bu eğitimin bir parçası olan ARI ÜRÜNLERİ ve SAĞLIĞIMIZA FAYDALARI konusunu da uygulamalı olarak yaptık. Maalesef bu saatlerde ince ince yağmur başladığı için kapalı alandaydık ama uygulamaya engel değildi...
Mesaimiz bitti saat 14:00 asker arkadaşlarımızın akşam taburunda hazır olması gerekiyor. Birazdan askeri araç gelecek ama gitmeden kütük oymayıda merek ettikleri için kapıda biraz anlatmaya çalıştım ve son bir fotoğrafla evden ayrıldık. Araç gelene kadar beklemek yerine sahil boyu yürümeye başladık arkadaşlara sahilde çektiğimiz hatıra fotoğrafların yanında birde toplu fotoğrafı ben çektim. Tüm askerlerimize kazasız belasız hayırlı teskereler diliyorum...
9 Kasım 2009
KÜTÜK KOVAN...
Daha öncede bir kütük kovan oymayı yazmış ve videosunu yayınlamıştım. http://selahattinguney.blogspot.com/2009/10/kara-kovan.html 
İşelerimizin az olduğu bu mevsimde boş vakitleri değerlendirmek için yaptığım ve yapacak olduğum bir kaç çeşit kovan modelim var bunlardan bir tanesinide bu hafta sonu yaptım. Bilindiği gibi oyularak yapılan kütük kovanların içerisini görme imkanı yok, bu nedenle ben son yaptığım kütük kovanı kapaklı yaptım. Burada dikkat edilecek konu kapağı kütüğün 3/1 kapak kalacak şekilde kesmek gerektiğidir. Arılar kütük kovanlarda ördükleri petekleri kütüğün altından 3/1 lik kısmı yapıştırmadan ördükleri için çalışma kolaylığı sağlıyor. Bu nedenle kütüğün kapağı altta kalması gerekiyor, kontrol yapılacağı zaman kovan ters çevrilerek kapak açılıyor ve içerisindeki peteklere istendiği şekilde müdahale edilebiliyor. İlk arı konduğunda petekleri kapağın duruş şeklinde (kalkan) yapması için mutlaka 2-3 adet kılavuz temel petek bağlanması gerekiyor ki yukarıda fotoğragda görüldüğü gibi petekleri düzgün örsünler. Geçmiş yıllarda bu kovandan kestiğim bir peteğin 9 kilo olduğunu görmüştüm.
OYULMUŞ VE OYULACAK OLAN KÜTÜKLER...
OYULMUŞ VE OYULACAK OLAN KÜTÜKLER...
Fotoğrafta üç ağaç görünüyor, bunlardan birisini daha önce oymuştum. Bu hafta sonu oyduğum kütük kovan menteşeli kapağı ile bitmek üzere Dikine duracak şekilde yapacağım bir başka kütük, yarıya kadar oyulmuş geniş kısmı alta gelecek. Dik duracağı için önden ve arkadan kapaklı olacak üzerine çatı yapılacak ve petekleri dikine uzun bir şekilde görülebilecek. Bu kovanların arılı halinide inşallah ilkbaharda takip ederiz.
7 Kasım 2009
HER ŞEY BİZİM İÇİN...
Nihat ÇAKMAK Arıcılık yapıyor ve iyi bir çiftçi, genişçe arazileri var. Bursa Arı Yetiştiricileri Birliği üyesi. İznik - Bursa arası arıcıların yorulmaması için ilçede İznik Arıcılık Derneği'ni kurdular. Derneğin kurucularından ve başkanlığını da yürütüyor. Bizler yol kenarındaki tarlaya girdik diye devriye gezen Jandarma aracı yanımızda durdu ve tarla sahibini sordu. Nihat bizim tarlamız, sahibiyim dedi kimliğini gösterdikten sonra Jandarma yanımızdan ayrıldı. Yoldan geçenlerin tarlalara zarar vermemesi için sürekli devriye gezen Jandarmamıza hayırlı mesailer diliyorum. Ziyaretimizi bitirdik ve dönüş yoluna girdik, arabada konu konuyu açıyordu. Yalovaya girdiğimizde hava kararmak üzereydi, Karamürselde telefonum çaldı....
HAYATIN GERÇEKLERİİİ....HEM GÜLERSİN HEMDE AĞLARSIN...
İstanbul Küçük çekmece'de yaşayan amcamın vefatını bildirdiler. Pazartesi günü cenaze defin işlerinden 3 gün sonra Ereğli'ye döndüm. Bu süre içinde haberi duyarak gerek e-mail ile gerekse telefonla arayan tüm dostlarıma teşekkür ediyorum. Allah cümle geçmişlerimize rahmet eylesin...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)