7 Kasım 2007

ORDU - BALDA KALINTI VE ARI HASTALIKLARI...

Ordu il tarım müdürlüğü tarafından düzenlenen BALDA KALINTI VE ARI HASTALIKLARI EĞİTİM SEMİNERİ için bizlerde orada hazır bulunduk. Bize verilen bilgiye göre havanın yağmurlu oluşu nedeniyle sadece merkezdeki arıcılar haberdar edilmiş, köylerdeki ve diğer ilçelerdeki bir çok arıcının haberi yokmuş. Zaten salonda küçük 5oo kişilik o nedenle haber vermedik dediler. İyiki haber vermediler değil salon otel almazdı ki. Açılış konuşmasında inanılmaz şekilde arıcılık konusunda bilgi sahibi olan İl Tarım Müdürü konuşmasını yaptı ve başka bir toplantıya katılmak üzere oradan ayrıldı. Ordu İli Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Ankara'da Bakanlık düzeyindeki arıcılık toplantısı nedeni ile katılamadı ama yönetimden bir çok arkadaşımız orada hazırdı.

Salonda oturacak yer kalmadı ilave sandalyeler taşındı. Bir çok toplantıya katıldım ama bu kadar düzenlisi pek az oluyor. Demek ki sadece arı sahibi olmak başka şey bu işten geçimini temin etmek başka bir şey, bunu bu sefer daha iyi anladım. Bayer firmasının oradaki temsilcileri gelen arıcıların listesini yaparken bende yardım edeyim dedim. Adını soyadını yazdıklarımızdan kaç arısı olduğunu sordum, sadece bir kişi 50 arım var deyince hayretle bakmışım ki ben arıları yayladan getirmedim sattım dedi. Kaç arı sattın dedim, benim arım az, 400 kovan sattım dedi. Birlik başkanı Necati beyle konuştuğumuzda da söylemişti zaten 5 ila 15 kamyon arı yükleyen arıcımız var dedi. Her kamyon 200 kovan alır denir.
Doç.Dr. Hayrettin AKKAYA Arı hastalıkları ile ilgili sunumunu yaptı. Geçmiş yıllarda bu bölgede çalıştığı için arıcılar onu iyi tanıyorlar. Hatta takılmadanda edemediler, haberleri yoktu onuda öğrendiler. Hayrettin hocamız Profesör olarak yine biz arıcılara hizmete devam edecek. bu vesile ile yeni kariyerinin hayırlı olmasını dilerim. Doktorasını yaptığı yıllarda tanışmıştık o günden beri bizim için çok emek harcamıştır. Ne yazıkki bilim adamlarının içinde arıcılık konusuna eğilenlerin sayısı çok azdır. Bu nedenle olanlarının kıymetini çok iyi bilmemiz lazım. Parazitoloji dalında arı çalışan Hayrettin hocamız ve Uludağ ünüversitesinde Doç.Dr. İbrahim ÇAKMAK hocamdan başka varmı ki...Arı ilaçlarını sahada çalışan kaç bilim adamı var. Arıcı arkadaşlar, bir ilacın uluslararası değerde kabul görebilmesi için 5 yıl sahada denenmesi gerekiyor.
Bunun için çok ciddi paralar harcanıyor. Bunu karşılayacak firmalarında büyük firmalar olması gerekiyor. Yoksa bize merdiven altı ilaçların çok iyi ilaç olarak yutturulması çok kolay olur haberimiz olsun. Geçmişte arı ilacı olarak ruhsat almış bir çok ürün Dünyada yasak olduğunu bilmemize rağmen iyi sonuç veriyor diye uzun yıllar kullanıldı şimdi üretimleri yasaklanma aşamasında... Yıllardır bir çok ülkede başarıyla kullanılan BAYVAROL adlı ürün artık bizdede piyasada. Bu konuda konusunda uzman olan Bayer teknik müdürü Vet.hek. Cem KESKİNDİL arıcılarımıza ilacın nasıl etkili olduğunu diğer aktif maddelerle karşılaştırmalı olarak anlattı. Artık kendi sağlığımıza gösterdiğimiz özeni arılarımıza ve ürünlerimizi tüketen müşterilerimizin sağlığı içinde göstermemiz gerekiyor. Karşılaştırmalı olarak bu bilgileri duyunca insanın gerçekten aklı karışıyor. Demek ki yıllarca birileri bizim cebimizden başka bir şey düşünmemiş.
Bu kadar eğitimden sonra karnımız acıktı diye bir alt kata inmemiz söylendi...EEE kolay değil
saatlerce dinledik.
Hep merak ederim biz evde 3-5 kişiye yemek yaparken zorlanırızda bu yüzlerce kişinin yemeği nasıl hazırlanır diye. Meğer ki işin sırrı ekip çalışmasında. Mutfak bölümüne geçtim. Bakın Şefimiz Ercan HATİPOĞLU şık giyimi ile arkadaşlarının yanında işlerin yolunda gitmesi için duruyor, bir arada masalara ekmek servisi yaparken gözüme takıldı. Böyle çalışanları tebrik etmek lazım. Şefim tüm yemek yiyenler adına şahsında mesai arkadaşlarına ve sana teşekkürler...
Dün gece yerleştiğimiz otelde öğlen yemeğinden sonrada arıcılar ile soru cevap şeklinde uzun bir süre sohbete devam edildi. Ayrılmak için eşyalarımızı topladık ama otelin genel müdürü bize çay ikram etmeden yollamadı. Bizde bu teklife hayır demedik.
Soldan sağa; Bayer Marmara ve Ege Bölge müdürü Vet.hek. Ünal KIRIMLI, Arıcı Selahattin GÜNEY, Karadeniz Bölge Müdürü Hay.Sağ.Tek. Cahit DABAK, Ayaktakiler; Solda Bayer ürün Müdürü Vet.Hek.Ahmet UÇAL ve Grand Hotel Tesk genel müdürü Levet Y. ÖZTÜRK bize gösterdikleri sıcak ilgi ve güler yüzden dolayı sonsuz TEŞEKKÜRLER...

1 yorum:

Unknown dedi ki...

Benimde maskem ve körüğüm olsa idi koloni alırdım ve bu tür etkinliklere katılırdım... Ama yok işte.